Çanakkale Zaferimizin 109. Yıldönümü kutlu olsun!

Çanakkale Animasyon Belgeseli

Resimlerle Çanakkale

Çanakkale 1915

ÇANAKKALE SİNEVİZYON 2019

Esat Kabaklı - O Mübarek Bayrak İşte Bu Bayrak

ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ

Çanakkale içinde aynalı çarşı,

Ana ben gidiyom düşmana karşı

Off..  gençliğim eyvah!

Çanakkale içinde bir uzun selvi,

Kimimiz nişanlı kimimiz evli,

Off.. gençliğim eyvah!

Çanakkale içinde vurdular beni,

Ölmeden mezara koydular beni,

Off.. gençliğim eyvah!

Çanakkale içinde bir kırık testi,

Analar babalar umudu kesti,

Off.. gençliğim eyvah!

Çanakkale içinde vurdular beni,

Ölmeden mezara koydular beni,

Off.. gençliğim eyvah!

ÇANAKKALE BİZİM

Bir daha geri dönmemek üzere gidenleri,

Atatürk'ü,

Mehmet Akif'i,

Tarihimizin yazdığı en gerçek, en şerefli kahramanlarımızı, şehitlerimizi;

Bu milletin çocukları; şanlı Türk bayrağının gölgesinde özgürce nefes alsınlar, Ezanlar; bu gök kubbede yankılanmaya devam etsin diye can verenleri,

Yad etmek üzere bu günü anıyoruz.

Çanakkale; Mehmet Akif’in ‘’Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...’’ şeklinde betimlediği,

Dönemin süper güçleri İngiltere, Fransa, Rusya, İtalya, Amerika, Sırbistan, Yunanistan, Romanya, Japonya, Brezilya’dan oluşan ülkelerin tüm kara ve deniz güçleriyle,

Hindistan, Avustralya gibi sömürgelerinden topladıkları askerlerle saldırdıkları halde  kahraman Mehmetçiğimiz tarafından perişan edildikleri vatan parçasının adıdır.

Çanakkale; 18 Mart 1915 tarihinde İtilaf devletleri denilen bu ülkelerin; 100 büyük savaş gemisi ve 250 ağır topla  saldırdıkları ama geçemedikleri boğazın adıdır.

Çanakkale; 18 Mart 1915’te Mustafa Kemallerin, Yahya Çavuşların, Koca Seyitlerin, adsız ve kefensiz şehitlerin yazdığı destanın adıdır.

Çanakkale; her bir metrekaresinde üç şehidin yattığı emsalsiz bir şehitler diyarıdır.

 Çanakkale; bir milletin diriliş destanıdır.

Çanakkale, bugün dahi kanayan yaramızın merhemidir.

Çanakkale, birlik ve beraberliktir.

Çanakkale; bugün birbirine düşürülmek istenen 1000 yıllık kardeşlerin, omuz omuza şehit olarak kanlarıyla suladıkları, sonsuza dek biz torunlarına emanet ettikleri  vatan diyarımızdır.

Kendi cenaze namazlarını kılarak şahadete yürüyenlerin, sadece 15 bahar görebilmiş tazecik fidanların, Allah'ın huzuruna abdestle çıkmak için ellerindeki  içecek sularını kullanan Mehmetçiklerin yurdudur!

Cephaneler yağmurda zarar görmesin diye hasta çocuğunun battaniyesini cephanenin üstüne örten ve evladını bu vatana kurban veren elmas yüreklerin yurdudur!

Yarıda kalan hayatların, arkada bırakılan gözü yaşlı anaların, babaların, kardeşlerin, eşlerin yurdudur!

Çanakkale; kopan ayağına  aldırmadan savaşmaya devam eden Ezineli Yahya Çavuş’un,

İman ve vatan aşkıyla 215 kglık mermiyi düşmanın kalbine gönderen Seyit Onbaşı’nın,

Neferlerinin tamamının şehit düştüğü 57. Alay’ın ve daha isimlerini ve kahramanlıklarını sayamadığımız daha nice Mehmetçiğimizin mekânıdır.

Onlar, vatanlarını namusları bildiler.

Onlar, Vatan için, bayrak için, şahadeti dinin temeli olan ezanımız için son nefeslerini verdiler.

Ne mutlu Çanakkale’de şehit düşen atalalarımıza!

Bakara suresinde ‘’Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz bilakis onlar diridirler, lâkin siz anlayamazsınız!”  âyetiyle ve Peygamber Efendimizin sancağının gölgesiyle müjdelenmiş yiğitlerimize selam olsun! 

Tüm bu olağanüstü yaşanmışlıkları, unutmadan, unutturmadan tarihteki yürüyüşümüze devam etmeliyiz.

Şunu bilmeliyiz ki onlar; din, vatan ve bayrak uğruna şehit olurken bizlerin omuzlarına çok büyük sorumluluklar yüklemişlerdir:

Bu sorumluluk; devletimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm kara ve deniz sınırlarını koruma, gelecek kuşaklarımıza miras bırakma sorumluluğudur!

Bu sorumluluk; yetimlerin, anaların, babaların, kardeşlerin, eşlerin sorumluluğudur.

Bu; sorumluluğun ötesinde, boynumuzun borcudur. 

Unutmayalım ki; şehitler ölü değildir. Onlar bu toprakları kanlarını dökerek bize vatan yapan kahramanlardır. Tüm kahramanlarımıza selam olsun. Mekânları cennet, ruhları şad olsun.